24 Haziran seçimleri son yılların sonucu en öngörülemez seçimi olacak gibi görünüyor.
Bunun dört temel sebebi var: Birincisi AK Parti seçmeninin nabzıyla ilgili.
Bu seçmenin nabzı en son üç yıl önce 2015'te tutulmuştu. Dört ay arayla iki ayrı nabız ortaya çıkmıştı o yıl. 7 Haziran'da bir nabzı 1 Kasım'da başka bir nabız. Dahası aralarında en az on puan fark.
Acaba şimdi 24 Haziran'a birkaç hafta kala bu nabız 7 Haziran'daki gibi mi yoksa 1 Kasım'daki gibi mi atıyor.
Bu soru seçimin kaderini bu belirleyecek.
Seçim sonuçlarını tahmin etmeyi zorlaştıran ikinci faktör HDP ile ilgili.
HDP seçmeni açısından da benzer bir durum var.
7 Haziran'da Yüzde 12'lere ulaşmış bir HDP vardı.1 Kasım'da yüzde 11'e düşmüştü. Bugünlerde yüzde 10 baraj sınırında veya sınırın altında dolaşıyor. HDP barajı aşabilir mi aşamaz mı? Kürt seçmenin nabzı seçimin iknici tura kalması halinde çok belirleyici olacak, tabii mecliste ak partinin 50-60 vekil daha az ya da daha fazla olmasını da belirleyecek.
24 Haziran'ı sürprizlere gebe hale getiren faktörlerden biri CHP'nin durumuyla ilgili.
CHP'nin adayı Kemal Kılıçdaroğlu olsaydı tablo tahmin edilebilirdi.
Nihayet Kemal Bey'in girdiği son seçimlerde yüzde 24-yüzde 25 bandında bir oy oranı var. Ama Muharrem İnce tabloyu yukarıya doğru hareketlendirmiş gibi görünüyor.
Ama ne kadar, bunu bilemiyoruz. Muharrem Bey oyları yukarı doğru hareketlendirdi ancak onun da iki temel sıkıntısı var: İyi Parti'ye giden her üç oydan ikisi CHP'den gidiyor. İkincisi HDP barajı aşabilsin diye CHP seçmeninin bir kesimi kendi partisine değil HDP'ye oy veriyor.
Seçimi öngörülemez hale getire dördüncü faktör de Meral Akşener.
Meral hanım ne kadar oy alır? MHP'den, CHP'den ve hatta AK Partiden oy çekebileceği ortada. Ama hangisinden ne kadar ve toplamda ne kadar?
Bu bir muamma.
Anket sonuçlarına bakınca oylarını yüzde 5 ile yüzde 10 arası gösterenler de var, yüzde 10-yüzde 20 arası gösterenler de.
Tablo bu...Çok az seçim bu kadar öngörülemez olmuştur.
Anketlerin isabet derecesi de mâlûm.
Sonuçları öngörebilmek neredeyse imkansız, ama kesin olan şu:
Bizim memlekette seçmen her seçimde isabetli tercihlerde bulunmuştur. Bu sebeple enseyi karartmaya gerek yok.
Türk seçmeni kime neden oy vereceğini bilen bir seçmendir. Eğer iktidara destek vermek gerekiyorsa destek verir, ayar vermek gerekiyorsa ayar verir, indirmek gerekiyorsa indirir.
Bu millete durdur yere çarıklı erkân-ı harp denmemiştir.